İnsanlık tarihine baktığımız vakit karşımıza hepimizi gururlandıran sayısız icat çıkacaktır. Maalesef bunlar ortasında tek işi insan öldürmek öldürmek olan pek çok icat da yer alıyor. Dünya savaş tarihini incelediğimiz vakit karşımıza çıkan sayısız mevt makinesi ortasında Gustav topu isimli bir tanesi var ki yalnızca gördüğünüz anda tüylerimizi diken diken etmeye yetecek kadar büyük ve güçlü.
Kimsenin şaşırmayacağı üzere Gustav topu Naziler tarafından yapıldı. Bu türlü devasa bir silahın yapılmasının birinci nedeni Fransa işgaliydi lakin Fransızlar basitçe teslim oldukları için yapılan bu heybetli top Ruslar üzerinde kullanıldı. Tek bir mermisi bile tonlarca tartıya sahip olan ve konseyimi günlerce süren vefat makinesi Gustav topu nerede kullanıldı, özellikleri neler gibi merak edilen soruların cevaplarına gelin yakından bakalım.
Hitler, İkinci Dünya Savaşı’nın kokusunu alıyor:
Yıl 1937. Alman Nasyonal Sosyalist Personel Partisi, kısaca Naziler iktidara gelmiş ve Adolf Hitler ufak ufak dünyaya diş göstermeye başlamıştı. Henüz ortada savaş emaresi yoktu lakin çoktan gözü dönmüş olan Hitler, savaşın kokusunu alıyordu. Başlayan ufak sürtüşmelerden sonra Fransa, Almanya’nın muhtemel bir saldırısına karşı kendini müdafaa tedbirleri almaya karar verdi.
Fransa; İsviçre, Almanya, Lüksemburg sonu boyunca uzanan ve Maginot Sınırı olarak isimlendirilen bir duvar inşa etti. Bu duvar 7 metre beton ve 1 metrelik çelikten oluşuyordu. O güne kadar bilinen tüm Alman silahlarına karşı tartışmasız bir müdafaa sağlıyordu. Hitler durur mu, yapıştırmış yanıtı; o duvarı delin!
Hitler, o devrin en güçlü mühimmat üreticilerinden olan Gustav Krupp ile görüşerek o güne kadar eşi gibisi görülmemiş bir silah yapmasını istedi. O devir kolay taşınabilen silahlar güçsüz olduğu için demiryolu silahı ismi verilen silahlar yapılıyordu. Elbette bir Nazi icadı olan bu silahlar demiryolu üzerinden taşınan, hantal makinelerdi. Fakat güçleri ölümcüldü.
Çalışmalar başlıyor: Gustav topunun eşsiz özellikleri
Hitler’in buyruğunu alan Gustav Krupp, hedefledikleri Fransız duvarını incelemeye başladı. Bu türlü güçlü bir duvarı olsa olsa 80 cm iç çapa ve 33 metre uzunluğa sahip namlulu bir silah yıkabilirdi. Bu türlü bir namluyu taşıyacak silahın kendisi 1350 ton, mermiler ise ortalama 7 ton olacaktı. 12 metre yüksekliğe ve 48 metre uzunluğa sahip olan silah 720 m/s sürat ile mermi atacak ve tesirli menzili yaklaşık 50 kilometre olacaktı.
Krupp, silahın planlamasını süratle tamamladı ve 1937 yılında çalışmalar başladı. İsmi, hem üreticisinin ismi olan hem de ağır manasına gelen Gustav olarak belirlendi. Bu bir demiryolu silahıydı yani yalnızca raylar üzerinde taşınabilirdi. Bu nedenle üretim fabrikası demiryolu sınırı üzerine kuruldu. Bu türlü bir silah lakin 25 vagondan oluşan bir tren ile çekilebilirdi. Hatta var olan raylara paralel olarak ek raylar eklenmesi gerekiyordu.
Yalnızca Gustav topunun taşınacağı rayları döşemek için 2500 kişi vazife aldı. Silahın imalinde, ortalarında pek çok mühendisin de olduğu 5 bin kişi çalıştı. Gustav topu modüller halinde taşınacaktı. Monte etmek için 500’den fazla kişi gerekiyordu. Sıkı çalışma temposu ile silah 1941 yılında tamamlandı. Lakin silahın yapılış hedefi ortadan kalkmıştı.
Fransa teslim, pekala Gustav topu nerede kullanıldı?
İkinci Dünya Savaşı’na gümbür gümbür başlayan Naziler, 1940 yılına geldiğimizde Maginot Hattı’nı yıkmak yerine sakince etrafından dolaştılar ve pek bir direnişle müsabakadan Fransız alkışları ortasında Paris’e girdiler. Uygun de Gustav topu bunun için yapılmamış mıydı? Peki o koca topa ne olacak? Nazilerin saldıracağı adam mı biter? Gustav topu Ruslara karşı kullanılmak üzere yola çıktı.
Naziler, 1941 yılında Sovyetleri işgal etmek üzere Barbarossa Operasyonu’nu başlattılar. 1942 yılının Şubat ayında Sivastopol kuşatması başladı ve Gustav topu sahneye çıktı. Gustav üzere büyük bir top aşağı üst hareket ediyor fakat sağa sola dönemiyordu. Bunun için ek bir kavisli ray sistemi dizildi ve 5 Haziran 1942 günü birinci mermi ateşlendi.
Gustav tam manasıyla mevt saçıyordu. Stalin Kalesi ve etrafına 14 tane mermi attı. Ertesi gün Molotov bölgesine 7 mermi daha atıldı. Daha sonra yerin 30 metre altında bulunan ve 10 metrelik beton müdafaaya sahip bir Rus denizaltısı 9 mermi ile paramparça edildi. Sonraki haftalarda 17 mermi daha atıldı ve sonunda bölge Nazilerin denetimine geçit.
Gustav topunun performansı Nazileri mutlu etmişti. Bu nedenle bir sonraki amaç olan Stalingrad’a taşındı. O güne kadar toplam 48 mermi atan namlu artık yıpranmıştı. Bu nedenle yenisiyle değiştirildi. Tam tekrar mevt kusmaya başlayacaktı ki nihayet Nazilerin ve hasebiyle İkinci Dünya Savaşı’nın sonu geldi. Pek, Gustav topuna ne oldu?
Gustav topu artık yok:
Gustav topundan geriye sadece yok ettiği bölgelerin ve öldürdüğü insanların kıssası kaldı. Kendisi ise artık yok. Sonunun nasıl geldiği ise tam olarak bilinmiyor. Bazı uzmanlara nazaran savaşı kaybedeceğini anlayan Naziler, düşmanın eline geçmesin diye bu koca silahı yok etti. Nazilerin geride bilgi, doküman ve araç bırakma alışkanlığı olmadığı bilindiği için bu ihtimal hakikat olabilir.
Bazı uzmanlar ise Gustav topunun Rusların eline geçtiğini sav ediyorlar. Ruslar, ne kadar müthiş olursa olsun bir mühendislik olağanüstüsü olduğunu kabul etmek zorunda olduğumuz bu topu incelediler ve daha sonra yok ettiler. Öbür bir argümana nazaran ise İkinci Dünya Savaşı’na müdahale ederek sonunu getiren Amerikalılar tarafından yok edildi. Sonuç olarak, Gustav topu artık yok.
Gustav topu, savaşlarda kullanılmış tahminen de en büyük silah olduğu için herkes tarafından biliniyor lakin Naziler buna benzeri sayısız silah daha yapmışlardı. Neyse ki insanlık artık birbirini öldürmek için trilyonlarca dolar harcamıyor ve bu nedenle bu kadar büyük silahlar yapmıyor demeyi çok isterdik lakin durum bu türlü değil.
Uçak teknolojisinin gelişmesi ile birlikte Gustav topundan çok daha ölümcül mühimmatlar artık uçaklar aracılığıyla taşınıyor. Dünyanın bir yerinde beşerler açlıktan ölürken başka bir yerde trilyonlarca dolar harcanarak vefat makineleri yapılmaya devam ediyor. Zannederiz bu hususta da en hoş kelamı Mustafa Kemal Atatürk söylemiştir: Millet hayatı tehlikeye maruz kalmıyorsa savaş bir cinayettir. Mevzu hakkındaki fikirlerinizi yorumlarda paylaşabilirsiniz.
